AI ve İş Hayatı / Freelance
AI ile LinkedIn ve sosyal medya içerik üretimi güvenli mi?
Kısa cevap: Evet, ama…
Şöyle düşünün: AI, bir mutfak robotu gibi. Keskin bıçakları var, harika yemekler yapabilirsiniz, ama dikkat etmezseniz parmağınızı da kesebilirsiniz.
İşte o “ama”lar:
- Orijinallik Tuzağı:
- AI’nın ürettiği içerikler bazen “Bu metni daha önce görmüştüm” dedirtebilir. LinkedIn algoritması, aşırı generic içerikleri fark edip erişimi kısıtlıyor.
- Çözüm: Üretilen metne mutlaka kişisel hikaye, özgün yorum veya sektör içi bir detay ekleyin. Örneğin, AI’nın hazırladığı “İş dünyasında 5 trend” listesine, “Geçen hafta bir müşterimiz tam da bu yüzden X hatasını yaptı” gibi bir cümle sıkıştırmak.
- Marka Kimliği Riskleri:
- ChatGPT’nin default üslubu bazen fazla resmi veya yapay olabiliyor. Oysa LinkedIn’de insanlar “gerçek birinden” duymak istiyor.
- Çözüm: AI’ya “Bu metni, samimi ama profesyonel bir CEO gibi yeniden yaz” gibi spesifik talimatlar verin. Hatta kendi yazdığınız 2-3 postu örnek gösterip “Bunun tarzında yaz” diyebilirsiniz.
- Veri Gizliliği:
- Ücretsiz AI araçlarına yüklediğiniz strateji dokümanları veya müşteri verileri, sızıntı riski taşıyabilir.
- Çözüm: GDPR uyumlu araçlar (Jasper, Copy.ai gibi) kullanın. Kesinlikle “Şu şirketin Q3 raporuna göre…” gibi hassas verileri prompt’lara yazmayın.
- Algoritma Cezaları:
- Instagram ve LinkedIn, “AI-generated content” etiketi zorunluluğu getirebilir (şimdilik sadece fotoğraf/videoda var). Metinlerde şimdilik sorun yok ama aşırı kullanım “Neden bu hesap robot gibi?” algısı yaratabilir.
- Çözüm: AI içeriğini %30-40 oranında kullanın, kalanını kendiniz yazın.
Pro Tip:
AI’yı “Fikir jeneratörü” olarak kullanın. Örneğin:
- “ChatGPT, LinkedIn’de viral olan ‘kariyer hatası’ postlarının 10 başlığını listele” deyin.
- Listeden 1-2 tanesini seçip kendi deneyiminizle harmanlayın.
Son Söz Olarak:
AI, sosyal medyada “hızlı ayakkabı” gibi. Koşmanızı sağlar ama yolda taşlara basmamak için önünüze bakmalısınız.